Hiç uzatmadan girelim yazımıza.
Bak kardeşim AK Parti Buca İlçe Başkanı Cihangir Sağır...
Şapkanı al önüne koy yazımı okumaya başla…
Hazır mısın?
Cihangir Sağır sana iki çift lafım olacak.
Cihangir bey sen AK Partinin ilçe başkanı olabilirsin fakat bu partinin her şeyi değilsin. Unutma ki, bu partinin sahibi millettir! Sen böyle havalara girersen, sen böyle kibirli davranırsan, sen böyle şimdiden ‘astığım astık kestiğim kestik’ diye davranırsan bu millet seni en kısa zamanda siyasetin tozlu raflarına kaldırır esamen bile okunmaz.
Anlayacağın söylemem o dur ki milletin terazisi yanlış tartmaz.
Başkan olmadan önce hayallerini kuruyordun o makamın. Kendin bile inanmıyordun AK Parti Buca İlçe Başkanı olacağına. O makam ki senin hayallerini süsleyen makamdı. Ancak sen o makamı hiç hakketmediğin halde siyasi abilerin seni ısrarla istedi ve ilçe başkanı oldun. Yani nasip oldu başkanlık sana diyelim.
Peki başkan olduktan sonra ne yapmalıydın…
Önce bu partide ne kadar küskün, kırgın partiye bir şekilde haklı veya haksız gönül koymuş insanları nezaketle ziyaret edip, gerekirse ellerinden öpüp bu partinin birlik ve beraberliğine hizmet etmen gerekirdi.
Hatta ve hatta yapacağın bu görüşmelerde sana kötü söz söyleyen, bağıran veya fevri davranan, hatta hakaret eden insanlara bile başta Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın ve onun İzmir’deki temsilcisi gece gündüz çalışan milletin derdiyle dertlenen Bilal SAYGILI ’nın hatırı için o insanların gönlünü kazanmak ve ellerini öpüp başına koyman gerekirdi.
Bak sana derdimi ve senin ne olduğunu o makama yakışmadığını, kibrini, AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın felsefesinde olmadığını bir fotoğrafla tarihe not düşeyim.
BİR O FOTOĞRAFA BAK BİR DE KENDİ FOTOĞRAFINA
Gördün değil mi fotoğrafı, gördün değil mi Cumhurbaşkanını, bir kendine bak bir de reisine. Cumhurbaşkanı yer sofrasında gariban aile ile birlikte yer sofrasında ortaya konulmuş bir tas çorbaya aile bireyleri ile çorbaya kaşık sallıyor sen ise tüm yöneticilerinle masada kont gibi kurulmuş sallıyorsun kaşığı çatalı bodoslama sofraya… oturup iftar açıyorsun. eeeee ev sahibi nerede?
Ev sahibi yer sofrasında; sen ise tüm yöneticilerin ile saygısızca masada?
Devam edelim yazımıza Cihangir Sağır başkan (Ama ne başkanmış)
Sen o makama getirildikten sonra ne yaptın biliyor musun?
Bak anlatayım sana…
24 kasımdan bu yana tam tamına 7 ay yani 210 gün geçmiş.
Buca ilçesinde kaç mahalle var 47
Senin daha 210 gündür selam vermediğin, ziyaret etmediğin mahaller var. Hani istiyorsan gidelim senin ile o mahallelere bak bakalım tanıyabilecekler mi seni. Sen ne diyorsun! ne anlatıyorsun Allah aşkına!
47 mahallede bulunan mahalle başkanlarından 30 tanesi partiyle ilişkisin kesmiş partiye uğramaz olmuş ve görevinden ayrılmış neden ayrılmış hepsi senin kibirli ve soğuk davranışlarından dolayı ayrılmış helal olsun sana!
Kadın kolları o ne keza gençlik kolları desen ilgilendiğin yok. Partide herkes “Saldım çayıra Mevla’m kayıra” modunda.
Zaten parti başkanı seçildikten sonra ilk tanışma toplantısı hariç 7 ay boyunca bugüne kadar hiçbir toplantıda kendi yönetimini yani 30 kişilik yönetim kurulunu bile bir araya getiremeyen ve toplayamayan ilçe başkanı sıfatını taşıyorsun.
ŞİMDİ SİZE SORUYORUM!
Bir düşünün bakalım kendi yönetiminde bulunan 30 kişiyi 7 aydır bir araya getiremeyen ilçe başkanı 523.000 nüfusu olan ilçede ne yapabilir nasıl seçim kazanabilir veya bu dava ’ya ne kadar hizmet edebilir?
Bu tablo karşısında senin başında olduğun teşkilattan da başka bir şey beklemek mucize olurdu herhalde…
BAK CİHANGİR SAĞIR…
Şunu büyük harflerle ve altını kırmızı kalem ile çizerek yazalım.
BURASI SENİN BABANIN ÇİFTLİĞİ DEĞİL…!
Hele ki, senin eskiden kurucusu ve asil yönetim kurulu üyesi olduğun FETÖ/PDY terör örgütü soruşturmasıyla kapanan “BESİAD” yani Buca Sanayici İş Adamları Derneği hiç değil!
Bu çok önemli detayı daha yazardım ama neyse onu daha detaylı olarak tüm aile bireylerinle birlikte bir sonraki yazımıza bırakalım…
Bak Cihangir Sağır…!
Burası AK PARTİ!
Burası "mazlumların sığınağı olan AK Parti.
Burası "mavi vatan için 24 saat ayakta duran AK Parti.
Burası “milletin derdiyle dertlenen” insanların birlikte olduğu bir siyasi hareket.
Burası “vatandaşa dokunun derdini dinleyin diyen, telefonlara çıkın, telefonlarınızı kapatmayın diyen siyasi lider Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın liderliğini yaptığı AK Parti.
Burası “Kibre kapılanın sonu hüsrandır. Bizim siyasetimiz kibir değil, tevazu siyasetidir” diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın partisidir.
Burası “Milletin karşısında başı eğik durmayacaksan o zaman bu işlere hiç girme.” diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın partisidir.
Burası “Bu millete efendi olmaya değil, hizmetkâr olmaya geldik.” diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın partisidir.
Burası “Biz, halka hizmeti Hakk’a hizmet gören bir anlayışın temsilcileriyiz. Kibir, bizim defterimizde yoktur.” diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın partisidir.
Burası “Kibir, siyasetçiyi çürütür. Kendini milletten büyük gören, sandıkta en büyük dersi alır.” diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın partisidir.
Burası “Siyaset makamı kibirlenme değil, yük alma makamıdır.” diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın partisidir.
Burası “Kibir abidesi gibi dolaşanlara prim vermeyiz. Bu dava tevazu ile yürür.” diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın partisidir.
Burası “Gönül kıranın bizden olması asla kabul edilemez. Gönül yapan kazanır, kibirlenen kaybeder.” diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın partisidir
Burası “Teşkilatlarımızda kibirli insan istemiyoruz. Samimi, içten, halkla bütünleşmiş insanlar istiyoruz.” diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın partisidir.
Burası “Kibirlenerek, büyüklük taslayarak milletin gönlüne girilmez. Millet kimin ne olduğunu bilir.” diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisi dir. Kısacası bu milletin ta kendisinin partisidir.
Burası tüm dünyada zulüm gören ve katledilen insanların kafasını çevirip acaba “Türkiye bize sahip çıkar mı, Türkiye nerede kaldı” diyen mazlumların partisidir.
BAK NASIL ZARAR VERİYORSUN PARTİYE!
Sen bu partinin ilçe başkanı olduktan sonra bu partiyi sırtına alıp gece gündüz milletin derdiyle dertleneceğine, milletin derdine derman olacağına, herkese hoşgörü nezaket kuralları çerçevesinde davranacağına, kamu kurumları ile uyumlu ve daha verimli çalışmanın formüllerini arayacağına ve en önemlisi beyt-ül mala sahip çıkıp onu namusun gibi koruyacağına ve parti içindeki çalışma arkadaşlarını motive edeceğine ilçe başkanlığı binasını adeta Kemeraltı gibi ana baba günü yapman gerekirken;
AK Parti Buca İlçe Başkalığını toplantı odası olmayan küçücük bir binaya sıkış tepiş taşıyıp o evden bozma ofis tarzında ki yerde koca 25 yıllık iktidar partisini “kuş uçmaz kervan geçmez “hale getirdin.
Yani Buca ilçesinde AK Parti de orkestra şefi olman gerekirken sen sadece kendi teşkilatına ve siyasi abilerine ve millete hikâye ve masal anlattın
EGO VE KİBİR TAVAN YAPMIŞ SENDE!
Sen kibir dünyasından önünü görmeyen ego ve gururun yüzünden siyaseten birçok doğru olan şeyi rafa kaldıran; bu eskinin adamı, bu onun adamı, bu şunun adamı diyerek milletin 25 yıldır omuzunda taşıdığı partiyi beşe hatta ona böldün. Aferin sana bunu partinin içine sızmış AKP’liler bile yapamazdı ama sen başardın!
Helal olsun sana!
Zaten partinin ilçe başkanı olduktan sonra tek başardığın şey partiye karşılıksız hizmet etmiş yıllarını bu partiye ve bu davaya vermiş insanları ötekileştirmek ve partiden uzaklaştırmak oldu. Vay bu partililerin haline…
Geçtiğimiz günlerde ak parti Buca ilçe başkanlığında teşkilatı yönetemediğin partiyi kötü idare ettiğin için iki tane yazı yazıp seni nezaketen eleştirmiştik. Fakat bu yazılarımızı o kadar ses getirdi ki yüzlerce telefon yüzlerce mail ve bir o kadarda yüz yüze görüştüğümüz insanlardan tebrikler aldık. Ne kadar haklı ve ne kadar doğru yazdığımızı o zaman tekrar anladık. Dedik ya milletin terazisi yanlış tartmaz diye.
Bak Cihangir Sağır…!
Sen sokakta meşe oynarken bu partinin kurucuları Türkiye’de tüm güç odaklarına karşı inanılmaz bir direnç gösterip partiyi kurdular. Bu yolda bu dava için hasta olup hayatını kaybedenler oldu. Onlar bu partiyi bu davayı senin kibirli yapının gelip te ilçe başkanı koltuğunda astığım astık kestiğim kestik olasın diye kurmadılar. Onlar bedel ödediler sen ne ödedin! Allah aşına sana soruyorum!
Neden beceriksiz neden basiretsizsin sana iki cümle ile anlatayım.
Gel seninle danışma meclisine kimler katılması gerekir kaba bir hesap yapalım!
Partinin resmi üye sayısı : 60.000
Yerel seçimlerde aldığı kemik oy: 90-95.000 arası
İlçe yönetimi yedekleri ile beraber 45 kişi
Kadın kolları yedekleri ile beraber 45 kişi
Gençlik kolları yedekleri ile beraber 45 kişi
47 mahalle başkanı ve kendi teşkilatları ortalama 8 kişiden 376 kişi
Eski yeni belediye meclis üyeleri ortalama 100 kişi
Yaptı mı sana 611 kişi...
Cumartesi günü danışma meclisin var.
Sen ne yaptın tam olarak. 370 kişilik kapasitesi olan Buca Işılay Saygın Güzel Sanat Lisesinin toplantı salonunu tuttun, ayarladın ve ilan ettin.
Mantık ne?
Küçük olsun benim olsun zihniyeti. Çünkü partiden yönetim tarzınızla ve davranışlarınızla küstürdüğünüz insanların oraya gelmeyeceğini biliyorsun.
Daha önce ki danışma meclisleri neden 1000-1200 kişilik düğün salonlarında oluyordu?
Eee orasını da AK Parti il yöneticileri düşünsün!
