İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nden çalınan 241 harddisk skandalında kan donduran yeni bir bilgi ortaya çıktı.
TEMİZELLER’in ulaştığı belgelere göre, sabah saatlerinde 07.00 sularında, güvenlik görevlilerinin suçüstü yakaladığı olayın tutanağı,
Destek Hizmetleri Başkanı Yenal Duğral tarafından tam 3 gün boyunca Sümen altı edilmiş, olayın inceleme–soruşturma birimine ulaştırılması 72 saat geciktirilmiştir.
Bu bilgi, skandalın büyüklüğünü değil, çıplak gerçekliğini ortaya koydu.
Çünkü artık soru şu değil:
“241 harddisk nasıl çalındı?”
Asıl soru şudur:
“241 harddisk çalınması sırasında tutulan tutanak neden 72 saat boyunca gizlendi?”
KAN DONDURAN 72 SAAT…
TUTANAK NEDEN BEKLENDİ? NEYİ BEKLEDİNİZ?
Olayın gerçekleştiği gün güvenlik görevlileri suçüstü yaptı. Tutanağı düzenledi. Amirlerine bildirdi.
Fakat tutanak derhal inceleme ve soruşturma birimine gönderilmedi.
Savcıya bildirilmedi,
polise haber verilmedi,
adli süreç başlatılmadı.
Tutanak tam 3 gün boyunca Yenal Duğral’ın masasının altında bekledi.
Peki neden? Bu sorunun cevabını verebilecek tek kişi var:
Yenal Duğral.
3 GÜN NEDEN KRİTİKTİR?
ÇÜNKÜ DELİLLER 72 SAATTE YOK OLUR.
Hukukçulara göre 72 saat demek:
Kamera kayıtlarının silinmesi için yeterli süredir.
Log kayıtlarının kaybolması için yeterli süredir.
Hard disklerdeki meta verilerin değişmesi için yeterli süredir.
Suç ortaklarının haber vermesi için yeterli süredir.
Delillerin yok edilmesi, taşınması, gizlenmesi için ideal süredir ve en önemlisi:
Savcılığın derhal devreye girmesi gerekirken, tam 72 saat devre dışı bırakılmıştır.
Bu gecikme “ihmal” değildir.
Bu gecikme “unutkanlık” değildir.
Bu gecikme “yoğunluk” değildir.
Bu gecikme, bir suçun adli makamlardan uzak tutulmasıdır.
SÜMENALTI EDİLEN TUTANAK:
BU NE ANLAMA GELİR?
Tutanak üç gün boyunca işleme konulmadıysa:
Kamera kayıtları zaman aşımına uğramış olabilir.
Bilgi işlem odalarındaki giriş–çıkış logları değişmiş olabilir.
Şüphelinin telefon ve bilgisayar kayıtları silinmiş olabilir.
Kurum içindeki olası ilişkiler ağına haber verilmiş olabilir.
Deliller bir yerlerden alınmış, gizlenmiş veya yok edilmiş olabilir.
Soruşturmanın genişlememesi için planlı hareket edilmiş olabilir.
Bu ihtimaller, bir haberin değil, bir savcılık dosyasının özüdür.
PEKİ BU 72 SAATLİK SESSİZLİKTE KİMİN HABERİ VARDI?
TEMİZELLER ‘in edindiği bilgilere göre:
Güvenlik görevlileri olayı raporladı.
Bilgi işlem sorumlusu Özlem Muçay’ın haberi oldu.
Destek Hizmetleri Başkanı Yenal Duğral’ın haberi oldu.
O dönem İl Sağlık Müdürü Emre Erkuş’un haberi oldu.
Fakat hiçbiri savcıyı, polisi, valiyi bilgilendirmedi.
Bu şehirde herkesin haberi oldu, bir tek devletin haberi olmadı.
Burası artık hata değil; örgütlü suskunluğun fotoğrafıdır.
SORUYORUZ YENAL DUĞRAL:
BU 72 SAATTE NELER DEĞİŞTİ?
Bir gazeteci sorar…Bir hukukçu sorar…
Hard diskler açıldı mı?
İçindeki bilgiler silindi mi?
Başka bir yere aktarıldı mı?
Log kayıtları manipüle edildi mi?
Kamera kayıtları kim tarafından izlendi?
Bu üç günde kimlerle görüşüldü?
Kimler arandı, kimler uyarıldı?
Bu gecikme kimin talimatıyla yapıldı?
Bu soruların cevabı bugün sadece ve sadece Yenal Duğral’ın cebinde saklı duruyor.
Ama artık saklanamayacak.
3 GÜN SAKLANAN TUTANAK, 3 YIL SÜRECEK SKANDALA DÖNÜŞTÜ
Bu skandalın adı artık:
“241 harddisk çalındı” değil…
“241 harddisk çalındı ve 72 saat saklandı’’dır.
Devlet açısından suçun en ağır kısmı bile budur.
Çünkü suç saklanıyorsa, saklayanlar da suça ortaktır.
TEMİZELLER’in ifadesiyle:
“Bir kurumda 241 harddisk çalınır.
Ama esas skandal, bu olayın üç gün boyunca saklanmasıdır.”
BU 72 SAATİN HESABI VERİLMEDEN BU DOSYA KAPANMAZ
Bu şehir bunu soracak.
Bu millet bu soruları unutmayacak.
Bu dosya rafa kaldırılamayacak.
Çünkü artık mesele bir harddisk değil…
Devletin hafızasının 72 saat boyunca kimin insafına bırakıldığıdır.
Whatsapp ihbar hattı. 0533 263 43 78
Mail İletişim: temizelleranaliz@gmail.com