Konya Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde sağlık camiasını sarsan utanç verici bir skandal patladı. Kendilerini “doktor” diye tanımlayan ancak Hipokrat yemini etmiş doktor demeye bin şahit lazım olan bazı sağlık çalışanlarının, görev yaptıkları hastanede tedavi gören kadın hastalarla ilgili çirkin, cinsiyetçi ve ahlak dışı ifadeler kullandıkları ortaya çıktı. Olay, bir başka doktorun söz konusu Whatsapp grubundaki yazışmaları ifşa etmesiyle gün yüzüne çıktı.
SAPKIN DİYALOGLAR ORTAYA SAÇILDI
Whatsapp yazışmalarında yer alan ifadeler, sadece meslek ahlakını değil, insanlık değerlerini de ayaklar altına alıyor. Hastalar hakkında alaycı, aşağılayıcı ve cinsiyetçi söylemlerle yapılan yorumlar, bazı doktorların diğer meslektaşlarını da hastaları "görmeye" çağırmasıyla sapkın bir boyut kazanıyor. Konuşmalar, hastaları sadece "tedavi edilen bireyler" değil, adeta "görsel malzeme" gibi gören iğrenç bir zihniyetin ifşası niteliğinde.
DİĞER DOKTORLARI GÖRMEYE DAVET EDİYORLAR
Yazışmalarda doktorların, tedavi için gelen kadınlarla ilgili yaptıkları çirkin yorumlar görülüyor. Hastaları hakkında yorumlar yapan doktorlar, diğer doktorları da kendi hastalarını "görmeye" davet ediyor.
GÖREVLERİNDEN ALINDILAR, SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Tepkiler çığ gibi büyürken, Konya Selçuk Üniversitesi'nden beklenen açıklama geldi. Üniversite yönetimi, sosyal medyada yayılan bu yazışmalarla ilgili olarak hemen soruşturma başlatıldığını ve olayla bağlantısı bulunan sağlık çalışanlarının görevden uzaklaştırıldığını duyurdu.
Üniversiteden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Sosyal medyada yapılan paylaşımlarda yer alan ve Üniversitemiz Tıp Fakültesi Hastanesi'ndeki bazı sağlık çalışanlarına ait olduğu iddia edilen yazışmalarla ilgili soruşturma başlatılmış olup, iddiaya konu personeller görevden uzaklaştırılmıştır.”
SADECE BİR SKANDAL DEĞİL, BİR GÜVEN KRİZİ
Bu yaşananlar, yalnızca bir utanç vesikası değil, Türkiye'de sağlık sistemine olan güveni derinden sarsan ciddi bir ahlaki kriz olarak yorumlanıyor. Hastaların en savunmasız anlarında yanlarında olması gereken doktorların, bu güveni suistimal edecek kadar çirkinleşmesi, toplumun her kesiminden büyük tepki çekiyor.
ŞİMDİ SORU ŞU: BU KİRLİ ZİHNİYET NE KADAR YAYGIN?
Bu skandal, yalnızca birkaç kişinin “kişisel hatası” olarak mı kalacak, yoksa sağlık sisteminde köklü bir temizlik mi başlayacak? Soruşturmanın kapsamı genişleyecek mi? Diğer kurumlarda benzer yapılar araştırılacak mı?
Bu yaşananlar bir rezaletin değil, bir uyanışın fitilini ateşlemeli. Beyaz önlüğün arkasına saklanan bu karanlık zihniyetler açığa çıkmalı, adalet önünde hesap vermeli.